Contents

Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (“KGK”) tarafından yayımlanan Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (“TSRS”), Türkiye’de sürdürülebilirlik raporlamasının uluslararası standartlarla uyumlu hale getirilmesi yönünde atılan en önemli adımlardan biridir. Bu kapsamda, TSRS ile uyumlu raporlama ve sınırlı güvence denetimi zorunlu ilk uygulama dönemi 31 Ekim 2025 tarihi itibarıyla tamamlanmış ve bu kapsamda hazırlanan ilk raporlar kamuya açıklanmıştır.


TSRS’lerin kurumsal temeli, 2023 yılında KGK bünyesinde kurulan Sürdürülebilirlik Standartları Dairesi Başkanlığı ile birlikte atılmıştır. Bu birimin kurulmasıyla birlikte raporlama standartlarının belirlenmesi, denetim yetkilendirmeleri ile eğitim ve sınav süreçlerinin yapılandırılmasına yönelik kapsamlı çalışmalar yürütülmüştür.

TSRS’lerin uygulama çerçevesinde önemli bir dönüm noktası 61T Paragrafı uygulaması olmuştur. KGK tarafından Mayıs 2025’te yayımlanan karar ile TSRS 1’in “Açıklamanın Yeri” başlıklı bölümüne eklenen bu paragraf, TSRS raporlarının bağımsız bir rapor olarak mı yoksa diğer faaliyet raporları içinde mi sunulacağına ilişkin belirsizliği ortadan kaldırmıştır. Bu hüküm, TSRS raporlarının bağımsız bir rapor olarak nasıl konumlandırılacağını netleştirmiştir. Şirketlerin büyük çoğunluğu, TSRS raporlarını bağımsız (“solo”) raporlar şeklinde yayımlamayı tercih etmiş; bazı şirketler ise entegre faaliyet raporlarının veya genel sürdürülebilirlik raporlarının ayrı bir bölümü olarak sunmuştur. Raporlara ilişkin duyurular www.kap.gov.tr aracılığıyla ve şirketlerin kendi internet sitelerinde yayımlanmıştır. Ayrıca söz konusu raporlara da www.kgk.gov.tr/surdurulebilirlik adresinden ulaşılabilir.

TSRS’lerin uygulama süreci boyunca KGK, çok sayıda duyuru, karar ve bilgilendirme toplantısı düzenlemiştir. Bu süreçte özellikle 16-17 Haziran 2025 tarihlerinde İstanbul’dagerçekleştirilen “Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Çalıştayı”, raporlama yapacak şirket temsilcileri ve sürdürülebilirlik denetçileri açısından kritik bir dönüm noktası olmuştur. Çalıştayda, raporlamanın kapsamı, metodolojisi ile ruhuna ilişkin birçok konu açıklığa kavuşturulmuştur.

Uygulama döneminde öne çıkan diğer gelişmeler arasında sınırlı güvence denetimlerinin kapsamının belirlenmesi, denetçi yetkilendirme süreçlerinin tamamlanması, akredite eğitim kuruluşlarının belirlenmesi ve Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Uzmanlığı sertifikasyon sürecinin altyapısının oluşturulması yer almaktadır.

 

İlk uygulama döneminin tamamlanmasının ardından, önümüzdeki döneme ilişkin temelbeklentiler ise genel hatlarıyla şu şekildedir:

KGK, Sürdürülebilirlik Güvence Denetimi Standardı (SGDS) 5000 – “Sürdürülebilirlik Güvence Denetimlerine İlişkin Genel Hükümler” taslak metnini kamuoyu görüşüne açmıştır. Standardın nihai hale gelmesiyle birlikte GDS 3410’un yürürlükten kaldırılması beklenmektedir.

Buna paralel olarak, denetim ekiplerinin mevzuatın öngördüğü yetkinlik ve niteliği 1 Ocak 2027’ye kadar sağlaması, sürdürülebilirlik alanında yetkilendirilmiş denetim kuruluşlarının ise sürdürülebilirlik rehberlerini 30 Haziran 2027’ye kadar oluşturması beklenmektedir.

Raporlama yapan şirketler, geçmiş dönemde elde edilen kazanımlar ışığında 31 Aralık 2025 raporlarının hazırlık çalışmalarına başlayacaktır. Şirketlerin 2025 yılı sürdürülebilirlik raporlarının finansal tablolar ile eş anlı duyurması beklenmektedir.

TSRS’lerin ilk uygulama dönemi, Türkiye’de sürdürülebilirlik raporlaması ve denetimi bakımından önemli bir milat niteliğindedir. Kurumlar, bu süreçte hem yeni bir raporlama kültürüyle tanışmış hem de sürdürülebilirlik performanslarını şeffaf bir biçimde kamuoyuna sunma pratiği kazanmıştır.

Önümüzdeki dönemde, SGDS 5000’in yürürlüğe girmesi, denetim rehberlerinin tamamlanması ve uzman kadroların oluşturulmasıyla birlikte, ilk uygulama döneminde temelleri atılan sistematik, ölçülebilir ve güvenilir raporlama ekosisteminin daha da güçlenmesi beklenmektedir. Şirketlerin bu süreçte edindikleri deneyimler ve kurumsal öğrenme, gelecekteki sürdürülebilirlik raporlamalarının kapsamını ve kalitesini önemli ölçüde artıracaktır.